iki buçukluk — is., ğu, esk. Kadınların süs için takındıkları, iki buçuk altın lira değerinde olan altın … Çağatay Osmanlı Sözlük
küsurlu — sf. Küsuru olan Adımları küsurlu idi. İki buçuk, iki buçuk... H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
mangır — is., esk. 1) Bakırdan yapılmış, iki buçuk para değerinde sikke 2) Nargile lülesine konulmak için kömür tozundan yapılan, çabuk tutuşur, tavla pulu biçiminde bir çeşit yakacak 3) argo Para Muhakkak işin ucunda mangır olmalı amca yoksa içeriye… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Halit Akçatepe — est un acteur turc né le 1er janvier 1938 à Istanbul. Sommaire 1 Biographie 2 Rôles au théâtre 3 Films … Wikipédia en Français
uzunluk — is., ğu 1) Bir şeyin bir uçtan öbür uca kadar olan uzaklığı 2) mat. İki nokta arasındaki yer aralığının ölçümü, tul 3) Bir yüzeyin iki temel boyutundan en büyük olanı, boy, en karşıtı Üç buçuk metre uzunluğunda bir kalas bul, getir. H. R.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarı — sf. 1) Bir bütünü oluşturan iki eşit parçadan her biri, nısıf 2) Bir şeyin yarısı kadar olan, yarım olan Yarı yolu aldık. Yarı mesafede. 3) is. Futbolda 45 dakikalık her iki devreden biri Birinci yarıda dört gol attık. 4) zf. Gereğinden az, tam… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Armenians in Turkey — ( tr. Türkiye Ermenileri; hy. Թուրքահայեր, Պոլսահայեր, the latter meaning Istanbul Armenian) have an estimated population of 40,000 (1995) to 70,000. [cite web | last=Turay | first=Anna | title=Tarihte Ermeniler | publisher= [http://www.bolsohays … Wikipedia
Armenios en Turquía — Saltar a navegación, búsqueda Los armenios en Turquía (en turco: Türkiye Ermenileri, en armenio: Թուրքահայեր, Պոլսահայեր, el último de los cuales significa armenio de Estambul) tienen una población estimada que fluctúa entre 40.000 a 70.000… … Wikipedia Español
parti — 1. is., Fr. parti 1) Ortak düşünce ve görüşteki kişilerin oluşturdukları siyasal topluluk, fırka Seçmenler yeni güç santrallerinin doğayı bozacağını düşündükleri için karşı partiyi tutmuşlar. H. Taner 2) İnsan topluluğu Birleşik Sözler parti… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uzaktan uzağa — sf. 1) İlgisi az olan 2) zf. Çok uzakta Uzaktan uzağa arkamdan iki gölge peydahlandı. H. R. Gürpınar 3) zf. Biraz, az buçuk, tam değil Mızıkaların çaldığı kantolar arasında uzaktan uzağa tanıdığı havalar da vardı. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
üç — is. 1) İkiden sonra gelen sayının adı 2) Bu sayıyı gösteren 3, III rakamlarının adı 3) sf. İkiden bir artık Birleşik Sözler üç adım üçayak üç aylar üç aylık üç başlı üç beş … Çağatay Osmanlı Sözlük